Beykoz; Boğaziçi’nin kuzey kesiminde, bir zamanlar oldukça uzak sayılan fakat günümüzde diğer boğaz semtlerine göre daha kırsal ve ormanlık alanları olan bir ilçedir. Osmanlı döneminde semte ilişkin ilk bilgiler II. Mehmed (Fatih) dönemine (1451-1481) dayanır. Beykoz ilçesi günümüzde olduğu gibi cam, çömlek ve deri eşya üretimiyle ünlüdür. 19. yy’dan itibaren, yeni kurulmakta olan sanayinin İstanbul’daki merkezlerinden biri de Beykoz olmuştur. Tarih boyunca bir yandan mesireleri, köyleri öte yandan sanayi ve işçi yaşamıyla kent fonksiyonları olan Beykoz’un her iki fonksiyonu tek yaşam biçimiyle birleştirmiştir. Tespit edilen en eski ve önemli yapısı 1394-1395 yapımı Anadolu Hisarıdır. Osmanlı dönemimde çok sayıda cami, kilise, çeşme, hamam, yalı ve ahşap mimari doku oluşturan evler ve mahalleler inşa edilmiştir. Ayrıca cumhuriyet döneminde de varlığını sürdüren Tahlisiye istasyonları ve Deri ve Kundura Fabrikası gibi askeri ve siyasi yapılar, bölgenin mimari dokusunu zenginleştiren değerler olarak varlık göstermektedir.

Görselin büyük halini indirmek için tıklayınız.